Psikolojik danışman Lütfiye Arslan, Ceyda Düvenci’nin travma hakkında sorduğu soruları cevaplıyor.

Ceyda Düvenci: Efendim psikolojik danışman Lütfiye Arslan Demircioğlu konuğumuz. Psikolojiyi çok seviyorum. Insan değiştikçe dönüşüyor. Mevlana`nın dediği gibi en guzel yolculuk insanın kendine yaptığı yolculuktur.

Lütfiye Arslan: İnsan değişir mi diye bir inanç var. Her gün değişiyoruz hiç bir şey yapmasanız bile değişiyoruz. Ama bu değişimi daha bilinçli bir şekilde yaşıyor olmak çok önemli.

Ceyda Düvenci: Bugün konuşacağımız konu da çok önemli. Travmalar. Aslında hepimizin bir psikoloğu olmalı. Ailelerimiz ister istemez bizlerde iyi, kötü izler bırakabiliyor. Belli bir yaşa geldiğimizde dönüp baktığımızda bir sürü travmalarımız olmuş oluyor. Nedir bu travma?

Lütfiye Arslan: Aslında birçok tanımı var ama kısaca özetleyecek olursak: Duygu anlamında bizi zorlayan yaşantılara, yaşam bütünlüğünüzü ve duygunuzu risk altında hissettiğiniz ve sarsıntı yaşadığınız deneyimlere travma diyoruz.

Bazen benim travmatik bir yaşantım yok diye gelen danışanlar olabiliyor. Bazen sınıf içerisinde öğretmenin sert bir çıkışı bile küçük bir çocuk için travmaya dönüşebiliyor. Dolayısıyla travma hayatımızda var maalesef, ama baş etmek için kaynaklarımız da çok.

Ceyda Düvenci: Yani travma çok büyük bir yelpaze. Baktığımız zaman toplumsal olarak sindiremediğimiz özellikle son zamanlarda gündemimizde olan çocukların istismarı en büyük travma zaten. Bu nasıl çözülür, o çocuklar büyüdüğünde ne olur bu ayrı bir konu ve hepimiz için bir yaradır. Ama günün içinde gerçekten sizin dediğiniz gibi, `benim hiç travmam olmadı, her şey çok güzeldi` diyen biriyle 1-2 dakikalık konuşmayla farkında olmadığı ne çok şey olduğunu görebiliyoruz.

Lütfiye Arslan: Evet o da bir savunma aslında. Yokmuş gibi inanmak insanların hayatlarını sürdürebilmesi ihtiyaç duyduğu bir durum olabiliyor.

Ceyda Düvenci: O yüzden ben hep ben çok mutlu bir ailede büyüdüm diye birine ekstra dikkat ederim.

Lütfiye Arslan: Aynen öyle bizim hocalarımızın da bize söylediği bir şey. Danışan olarak geldiğinde mükemmel bir ailem var diyorsa oraya bir bakmak gerekiyor. Zaten mükemmellik diye bir kavram yok.

Ceyda Düvenci: Peki en basite indirgeyelim. Gün içerisindeki en basit travma nedir?

Lütfiye Arslan: Atlattığımız bir kaza, karşıdan karşıya geçerken bir aracın hızlıca size gelmesi travmatik bir olaydır.

Ceyda Düvenci: Peki biz bu olaylar karşısında bizler ne yapıyoruz? Ne yapmalıyız?

Lütfiye Arslan: Kaçınmak aslında işi daha çok büyüten bir şey. Kayıplar çok büyük travmalardır. Biz genelde onu konuşmamayı tercih ediyoruz. Halbuki tam tersini yapıp, ne yaşıyorsak buna bakmak ve sahiplenmek gerekiyor.

Lütfiye-Arslan-Travma

Psikolojik danışman Lütfiye Arslan’ın Megareform’daki profiline buradan ulaşabilirsiniz.

Kendisinin Instagram hesabına ulaşmak için buraya tıklayınız.