Gizem Erbirer: Merhaba. Bugün yanımda Sanem Apa Doğan var. Kendisi, Beslenme ve Diyet Uzmanı. Biz, bugün kendisiyle bebek beslenmesi konuşacağız.
Sanem Apa Doğan : Evet.
Gizem Erbirer: 6 aydan itibaren 2 yaşa kadar bebek diyebilir miyiz?
Sanem Apa Doğan : Diyebiliriz, tabi ki.
Gizem Erbirer: Tamam. 2 yaş sonrası da çocuk?
Sanem Apa Doğan : Aynen.
Gizem Erbirer: Tamam.
Sanem Apa Doğan : Zaten kavram da anne karnına düştüğü ilk günden, 2 yaşa kadar, 1000 gün. İlk 1000 gün diye geçiyor ya. O yüzden diyebiliriz tabi ki de, tam bebek beslenmesi.
Gizem Erbirer: Tamam. Süper, o zaman ek gıdaya geçişten başlayalım. İlk sorum şu olacak; -burada böyle çeşitli görüşler var. O yüzden net bir görüş alırsak çok rahat olacak bizim için- ek gıdaya başlama ayı, 4 ayla 6 ay arası değişen uzmanlar var. Sen ne düşünüyorsun?
Sanem Apa Doğan : Bence 6 ay. Çünkü öncesinde sindirim sistemi tam olmadığı için bebeğin, yerleşme şekilli olmadığı için gerçekten risk yaratabiliyor. Ve bu şekilde beslemeye başladığınız zaman da bebekte çeşitli sorunlarla, alerjilerle karşı karşıya kalabiliyorsunuz. O yüzden 6 ayı beklemek lazım. Bazen annelerin, ‘hani işte bak istiyor’… Babaanne geliyor, anneanne geliyor ‘bak ağzını açtı’ filan gibi söylemleri olabiliyor.
Yine de orada durup annenin sütü yoksa da formül mamalarla, çok iyi devam sütleriyle takviye ederek devam edilebilir. Ama 6 aydan öncesinde, böyle ek gıdaya başlamayı gerçekten istemiyoruz. Çünkü bebeğin, daha sonraki mikrobiyotası dediğimiz, o bağırsak sindirim sisteminin kalitesi için de çok çok önemli.
Gizem Erbirer: Peki, 6. ayda ek gıdaya başlıyoruz artık.
Sanem Apa Doğan : Başlayın.
Gizem Erbirer: 6. ayda ek gıdaya başlayınca annelerin, bir anda böyle bir büyük bir besleme arzusu oluyor, ben biliyorum. Orada… Şeyi öğrenmek istiyorum. 6 aydan 1 yaşa kadar aslında hala şey deniyor, ‘ana öğün anne sütü…
Sanem Apa Doğan : Anne sütü.
Gizem Erbirer: …yokluğunda formül mama’ deniyor. Peki, bu ne kadar, nasıl bir denge?
Sanem Apa Doğan : Şimdi, zaten 6. ay da böyle gelince annelerde bir korku da başlıyor, biliyorsun. “Ne yapacağız, ne edeceğiz?”… Bildiklerini bile unutuyor insanlar. İlk ay zaten tadım ayları, biliyorsun. Üç gün, üç gün, üç gün devam ediyoruz. Nedir? İşte üç gün yoğurdu deniyoruz. Diğer üç gün yoğurt artı kabağı deniyoruz. Sonrasında havucu deniyoruz falan… Ekleye ekleye yani, aslında sadece tattırıyoruz. Orada doygunluğu sağlama amacımız yok.
Bizim hedefimiz orada tadım yapıp, herhangi bir alerjik reaksiyon gösteriyor mu, göstermiyor mu, onu keşfetmek. Zaten 7. ay itibariyle de daha farklı besinler de geleceği için, o zaman belki küçük küçük öğünler haline gelecek. Ama bu demek değil ki böyle; anne sütünü bırakıyoruz, ek gıdaya geçiyoruz, oturacak, bir kase çorbayı içecek, üç tane köfte yiyecek… Böyle bir şey değil bu. Minik minik, minik minik ilerleyeceğiz ve burada da amacımız bebeği, stresten uzak tutmak.
Çünkü siz orada heyecanlanırsanız, bebek de stres yapacak ve o da heyecanlanıp yemeği reddedebiliyor. O yüzden de annelerin en büyük yaptığı hatalardan birisi, besinleri çok pürüzsüz hale getiriyorlar. Çünkü ne yapıyor bebek? Böyle diliyle çıkartıyor gibi yapıyor. E tabi ki de yapacak. Çünkü 6 aydır ya anne sütüyle memeden içti ya da biberon kullandı. Yaptığı şey, diliyle çekmekti. E şimdi artık onu yapmadığı için, ne yapacağını bilmediği için aslında, çıkartıyormuş gibi bir durum var.
Orada siz yine aynı şekilde pütürsüz hale getirirseniz, bu sefer dille damak arasındaki o ezme işlemini gerçekleştiremeyeceği için de bebek tükürüyormuş gibi ya da besini reddediyormuş gibi olur. Siz işini kolaylaştırmayın ki, bebeğinizin, daha rahat bir şekilde tüketimleri yapmaya devam etsin ve daha kaliteli öğünlere geçebilsin. Aksi takdirde hayat, gerçekten çok zor olur, bebek için de, aile için de.
Gizem Erbirer: O zaman bu blenderdan geçirme…
Sanem Apa Doğan : Asla.
Gizem Erbirer: …tülbentten süzme…
Sanem Apa Doğan : Kesinlikle yok, kesinlikle yok. Çünkü böyle bir duruma geçtiğiniz anda, bebeğe aslında iyilik yapmamış oluyorsunuz. Daha sonra, ileri dönemde bile… 5 yaşında, 8 yaşında, 11 yaşında bile bazı besinleri reddetmeye başlıyor. Çünkü o pütürü sevmiyor, mesela. Hep böyle daha smooth bir şekilde, daha böyle pürüzsüz şekilde yemeye çalışıyor, her şeyi.
Gizem Erbirer: Ben hala şeyli portakal suyu içemem, mesela. Tülbentten…
Sanem Apa Doğan : Tülbent…
Gizem Erbirer: …geçmemişse, 38 yaşımda…
Sanem Apa Doğan : O yüzden mutlaka şey, öncesinde tanıtmak çok daha iyi.
Gizem Erbirer: Peki, biz bu üç gün kuralı… BLW’ de var zannediyordum. Halbuki ek gıdaya geçerken her koşulda var, üç gün kuralı.
Sanem Apa Doğan : Tüm, tüm şekilde var. Besle… Anne sütü ya da formül mamadan farklı bir boyuta geçiyorsa mutlaka üç gün kuralına uyacağız. Orada çeşitli söylemler de var; işte ‘meyveyle başlayalım’. Bence, hayır. Meyveyle başlamayalım, ek gıdaya.
Gizem Erbirer: Ben de tam oraya gelecektim. Neyle başlayalım?
Sanem Apa Doğan : Mutlaka… Benim tavsiyem… Tabi ki de çocuk doktoruyla da görüşerek yapıyoruz, bu tavsiyeyi. Yoğurt ile başlamak. Çünkü yoğurt, bir kere probiyotiktir. Bağırsak sistemini kolaylaştırır, böyle çalışmasıyla ilgili. Herhangi bir alerjik reaksiyon oluşturma riski daha azdır, diğer şeylere göre.
Gizem Erbirer: Tam diyeceğim ki; benim bebeğim alerjikti, mesela bütün protein şeyleri yasaktı.
Sanem Apa Doğan : Öyle durumda… Aynen öyle bir durumda farklı.
Gizem Erbirer: Evet.
Sanem Apa Doğan : Öyle bir durumda farklı ama sağlıklı, herhangi bir alerji durumu olmayan bir bebek için yoğurtla başlamak, daha mantıklı ve akılcı bir çözüm gibi. Çünkü yoğurda alıştırdıysanız eğer, diğer besinlere geçişiniz de kolay. Çünkü yoğurdu yedi, üç gün. Kabak mesela… Kabağı yedirmek daha zor gelebilir ama yoğurt da orada devrede olduğu için hani… Yoğurtla beraber ilerleyebilirsin. Yoğurt artı kabakla ilerlemek…
Gizem Erbirer: Karıştırma…
Sanem Apa Doğan : Karıştırılabilir, evet.
Gizem Erbirer: Peki…
Sanem Apa Doğan : İlk başta deneyin mutlaka. Bebeğin önüne de koyun birkaç parça. O böyle ağzına ittirsin, oralara bir bulasın. Her şeyi dağıtsın.
Gizem Erbirer: Bir BLW’ ye girelim yani.
Sanem Apa Doğan : Evet. Ufacık da olsa bir BLW’ ye girmekte fayda var. Çünkü onlar dokunarak keşfediyorlar. Tadarak, koklayarak keşfediyorlar. O yüzden bırakın! Böyle kısıtlı bir zamanda ek gıda denemelerine başlamayın zaten. Çünkü hiçbir şekilde böyle, 15 dakika sürecek bir sistem değildir, bu. Geniş bir zamanda, sakin olduğunuz bir zamanda yapın ki bunu; siz de keyif alın, bebek de keyif alsın.
Ne olur, alta bir tane örtü koyarsınız, sonrasında da atarsınız makineye. Yıkanır, biter, gider. Onun haricinde mesela karıştırmak… Evet, çok istediğimiz bir şey değil ama başta verdiniz mesela… Birazcık hani doygunluğunu da sağlamaya çalışıyoruz ya bebeğin… Verdiniz, doymadığını hissettiğiniz anda yoğurdu devreye sokabilirsiniz.
Gizem Erbirer: Nasıl doymadığını hissediyoruz?
Sanem Apa Doğan : Daha çok istiyor, hala istiyor.
Gizem Erbirer: Yani bize kalsa, bebek asla doymuyor, yani.
Sanem Apa Doğan : Hiçbir zaman doymaz. Daha çok istiyor ve bebek aslında doyduğu zaman çok nettir. Kafasını çevirir, dikkati dağılır, artık orayla işi bitmiştir. Onu takip ediyor, olmak lazım. Eğer gerçekten kafasını çeviriyorsa bebek, orada artık zorlamaya gerek yok. Çünkü zaten mide hacmi ne kadardır ki!
Gizem Erbirer: Ne kadar? Evet, ona girelim. Ne zaman…
Sanem Apa Doğan : Ben hep şey derim böyle; avucu kadar düşünün, yumruğu kadar düşünün, derim. Hep, en kolay…
Gizem Erbirer: Yani bebeğin yumruğu kadar…
Sanem Apa Doğan : Bebeğin yumruğu kadar gibi…
Gizem Erbirer: Biz daha rahat olabiliyoruz.
Sanem Apa Doğan : Aynen, daha rahat olabilirsiniz. Yani tabi ki de sıvı gıdalarla mide hacmi de genişlemeye başlayacak, ona bir şeyim yok. Bazen, böyle ‘bir tam yumurtayı, yanına peyniri yedi’ filan diyorlar ama bebek de zaten büyümüş oluyor ya artık. Çok normal bir şekilde ve de geniş bir zamanda yapıyor bunu. O yüzden, hani orada bebek, kendi çok iyi… Bizden çok daha iyidir. Nettir.
Gizem Erbirer: Bebeğin bilgeliğine güvenelim.
Sanem Apa Doğan : Aynen, öyle. Bilgeliğine güvenelim. Çok doğru.
Gizem Erbirer: Peki, yoğurtla başlayalım, eğer bir alerjik durum yoksa…
Sanem Apa Doğan : Yoksa…
Gizem Erbirer: …dedik. Varsa sebze, kabak dedik.
Sanem Apa Doğan : Sebze, kabak, havuç, patatesi en sona bırakıyorum ben. Çünkü patates sevmeyen genelde yoktur. Hani patatesle başlamak, biraz risklidir o yüzden. Patates…
Gizem Erbirer: Bizimki, patates de yememişti mesela.
Sanem Apa Doğan : Bak ne güzel aslında, yani böyle bebekten bebeğe de değişiklik gösteriyor.
Gizem Erbirer: Havuç daha tatlı gelmişti.
Sanem Apa Doğan : Daha tatlı…
Gizem Erbirer: Havuç daha çok hoşuna gitmişti. Patatesi hiç sevmemişti.
Sanem Apa Doğan : Doğru. Ne güzel bir şey aslında ama sonrasında meyveye geçmek çok daha doğru. Neden? Çünkü meyve tatlı, mis gibi, şekerli… ‘Oh! Gelsin böyle yiyecekler’ diye düşünebilir. O yüzden orada meyveyi biraz daha geciktirerek vermekte fayda var.
Gizem Erbirer: Yoğurt, sonra sebze, sonra meyve dedik.
Sanem Apa Doğan : Evet.
Gizem Erbirer: Bunları nasıl sunalım? Nasıl verelim?
Sanem Apa Doğan : Mesela ilk başta, şu cam rendeler vardır ya, meyve için mesela. O cam rendeden geçirdiniz. Biraz suyundan, biraz posasından tattırdınız bebeğe. Bu gayet iyi bir yöntem ya da süzgeçler, silikon şeyler var. Orada yine BLW gibi düşünerek ama siz de destekleyin.
Gizem Erbirer: Ben onu mesela şey yapmıyorum. Daha çok şeyin tadı geliyor orada ya.
Sanem Apa Doğan : Değil mi?
Gizem Erbirer: Silikonun tadı geliyor yani.
Sanem Apa Doğan : Ben mesela… Onda benim kızım mesela, asla istemedi.
Gizem Erbirer: Gece de istemedi.
Sanem Apa Doğan : Kendisi istedi hani…
Gizem Erbirer: Baya silikonun tadı geliyor çünkü. Ben denedim onu.
Sanem Apa Doğan : Aynen, böyle… Şey de… Korkan anneler mesela, biraz daha onunla kendilerini güvende hissedip, onunla normale geçmeleri çok daha kolay olur. Ama ben mesela bebek orada istemiyorsa ‘Aa, meyveyi sevmedi!’ değil. Farklı bir yöntemini denemek lazım hani. Bazen gerçekten sadece meyve suyunu seviyor. Ama orada da işte yine posayı vermek lazım ki, yine bağırsak sistemi çalışsın.
Yine böyle doğru düzgün bir şekilde, ileri yaşamda da aktif şekilde çalışmaya da devam etsin bağırsak sistemi, diye. Meyveyi öyle verebiliriz. Sebzeleri mesela denedik, sonra çorbalara dönebiliriz. Sebze çorbalarına dönebiliriz ama burada yaparken hep şunu düşünün; çatalın arkasıyla ezilebilecek formda olmalı. Çok daha küçük… Yani ilk denemelerde bu çok korkutacaktır sizi. Oralarda da işte, yoğurtla filan birazcık sulandırmak…
Gizem Erbirer: Öğürme refleksi korkutacaktır, değil mi?
Sanem Apa Doğan : Evet. Aynen, öğürme refleksinden korkacaklar. Yani bu çok… İki iki dört yani. Ama orada böyle temkinli olmak… Gerçekten onun boğazına mı kaçtı, yoksa işte o yutma işlemini beceremediği için mi yaptığını anlamak lazım. Belki de damağıyla dilinin arasında sıkıştırırken de bu sıkıntıyı yaratıyor olabilir. Çünkü çekiyor, bir şekilde o diliyle hani hareket ettirdikçe…
Gizem Erbirer: O şey de daha önde ya, dildeki…
Sanem Apa Doğan : Uyarıyor, evet. Uyarıyor. Hani orada onu çok iyi takip etmek lazım. Çünkü her öğürdüğünde, “Eyvah!” derseniz, bir kere zaten bütün o ek gıda geçiş serüveni sizin için artık stresli bir döneme geçmeye başlar. O yüzden daha sakin, daha böyle keyifli olacak şekilde ilerlemek lazım.
Gizem Erbirer: Şimdi 6 ay 1 yaş arası, ne kadar ne yerse kendimizi iyi hissedelim?
Sanem Apa Doğan : Şimdi 6. ay zaten dediğim gibi böyle tadım, tadım, tadım gidecek. 7. ay itibariyle aslında daha farklı besinlere, proteinlere daha yoğun geçmeye başlayacağız. İşte yumurtalar, kıymalar… 8. ay itibariyle balık filan devreye girecek. Orada da yine hep böyle az az verip bebeğin istemesine göre arttırarak gitmek çok daha doğru.
Çünkü burada biz hep çocuk hekimleriyle de karşılıklı konuşarak fikir birliğine varıyoruz. Çünkü persentil değerleri… İşte çocuğun büyümesinin izlemini de yaptıkları için çocuk hekimleri, ne kadar ne yapmamız gerektiği yönünde bizlere de destek oluyor ya da biz onlara destek oluyoruz. Hani karşılıklı bir şekilde buluşmakta fayda var. Gerçekten… Anne, diyetisyen ve bebeğin doktorunun gerçekten burada biraz zaman ayırıp, neyi nasıl yapması gerektiğini konuşuyor olması lazım, kesinlikle.
Uzmanın Megareform profil sayfasını incelemek için ; Sanem Apa Doğan
Kendisinin Instagram hesabını görmek için buraya tıklayınız.