Ceylan Ulusoy – Mindfulness

Mindfulness Jon Kabat Zinn’in tanımına göre açık,nazik ve yargısız bir şekilde dikkati kasıtlı olarak yönlendirme sonucu ortaya çıkan farkındalıktır.

Benim tanımıma göre mindfulness; kendi dünyamıza ve çevremizde olanlara nazikçe, yargısızca, arkadaşça bir tavırla  bakma, kendinin ve etrafının farkında olma halidir.

Hayatlarımız o kadar hızlı ilerliyor ki günler ve saatler içerisinde kaybolup gidiyoruz. Mail  yazarken telefonla konuşuyor, şefimizi dinliyor, mesajlarımıza cevap veriyoruz, yemek yerken telefonla oynuyor ya da televizyon izliyoruz, çocuğumuz o gün okulda yaptıklarını anlatırken, O’nu dinliyormuş gibi yapıyoruz.

Sinir, stres, bitmek bilmeyen meşguliyetlerimizle oradan oraya koşturup duruyoruz.

Ve gerçekte hayatımızda neler oluyor, nasıl tepki veriyor, neden yiyip içiyoruz, dinlenmeye ihtiyacımız var mı durup bakmıyoruz.

İstediğimiz tek şey olan biteni sürekli kontrol altında tutmaya çalışmak. Bir şeyleri sürekli kontrol altında tutmak ise aslında bizi stresli bir vücut içine hapsediyor.

Stres ise yeme davranışlarımızı, harekete geçmemizi, fiziksel ve psikolojik tüm sağlığımızı etkiliyor.

Harvard Üniversitesi Psikoloji Profesörü Ellen Langer’ın yaptığı araştırma, otomatik pilotta yol almak yerine etrafta olan bitene dikkat gösterdiğimiz zaman, stresimizin azalacağı, yaratıcılığımızın artacağını ortaya koyuyor.

Günümüz şehirlerinde stressiz yaşamak mümkün değil ama stresle nasıl yaşayacağımızı öğrenmek mümkün.