Türkiye’nin En Büyük Değişim Sitesi Megareform’da bu haftanın canlı yayın konuğu Biyoprogramming Uzmanı Sayın Zehra Başyiğit oldu. Mutlu ve Umutlu olmak adına ruhsal ve bedensel alanın işleyişi hakkında söyleşimizi yaptık.
Yeliz Akyurt : Herkese iyi akşamlar! Hepiniz hoş geldiniz! Merhabalar Türkiye’nin Mega Değişim Sitesi Megareform’da düzenli olarak yaptığımız canlı yayınlar serisine bu akşam da yepyeni bir konuyla devam ediyoruz Bildiğiniz gibi Megareform’un amacı bedensel ruhsal ve zihinsel açıdan değişmek isteyen herkesin aradığı uzmanı ve etkinliği bulması için yardımcı olmak. Bu akşamki çok değerli uzmanımız biyoprogramming uzmanı Zehra Başyiğit. Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
Zehra Başyiğit : Tabi tanıtmayı bir deneyelim. Aslında ruhsal o bedensel alanın işleyişine çok meraklı birisiyim ve uzun zaman önce bu alana kendi rahatsızlıklarım sebebiyle giriş yapmıştım. Sonrasında da bu aslında iş alanına da yansımış oldu.
41 yaşındayım ve üç çocuk annesiyim. Bu ruhsal zihinsel bedensel alandaki hastalıkların iyileşme aşaması için çalışıyorum. En çok alan olarak da hastalıklar alanındayım. Ama tabii ki ruhsal zihinsel bedensel dediğimizde bunun içerisine birçok konu dahil oluyor.
Bu iyileşme yolculuğunda hastalıklar dediğimizde aslında ilişkiler, maddi konular gibi hayatın içerisindeki insanın kendisiyle, hayatla ve başka kişilerle olan ilişkilerini de bu noktada çalışmış oluyoruz. Benim işim aslında insanların iç dünyasında orada yeniden inşaaya destek olmak, danışmanlık yapmak.
Bundan da çok keyif alıyorum çünkü insan sisteminin işleyişiyle dışarıdaki sistemin işleyişinin çok bir farkı yok. Ve insan o alemde onları keşfettikçe gerçekten hani bu benim için yeniden bir motivasyon oluyor.
Bir arayışın içerisinde, yeni bir maceranın içerisinde buluyoruz kendimizi. O macera bize faydalı olduysa da hani bu sefer o ilgi alanı bir etki alanına dönüşmüş oluyor insan hayatında. Benim hayatımda da aynen böyle oluyor. Çünkü iyileşmeyen aslında tıpta iyileşmesi mümkün görülmeyen rahatsızlığım vardı. Ben de onun sayesinde bu yolla tanışmış oldum.
Yeliz Akyurt : Danışanlarınız en çok hangi konuda destek için sizlere geliyor? Daha doğrusu daha çok hangi alanda?
Zehra Başyiğit : Danışanlarımın neredeyse %40’ı kanser hastası. En çok çalıştığım alan kanser hastaları kanser hastaları ile çalışıyorum. Onun dışında da Finans alanında danışmanlık veriyorum Bir de ilişkilerde evlilerin nasıl orada eğer bir etken varsa etkenle çalışıyorum evlenmek isteyen bekarların hani evlenemiyorum diyorlar
Yeliz Akyurt : Hem para var hem de evlilik hem de ciddi rahatsızlığı olan bir kitleye hitap ediyorsunuz Aslında çok kıymetli özel alanlar?
Zehra Başyiğit : Hepsi de büyük insanın kendisiyle ilişkisinin problemli olduğu yerde Aslında bu ya hastalık olarak yansıyor ya da İlişkilerde bir problem olarak yansıyor ya da işte hayattaki Bizim için en önemli alanlardan birisi Finans alanına yansımış oluyor bu da benim en çok çalıştığım Ana Konu ve çalışırken birçok konuyu da çalışmış oluyorsunuz.
Aslında en son şunu söyledim hastalıkla çalışırken bir çok konuyla da çalışmış oluyorsunuz. O kadar çok değişik konular çıkıyor ki insanın karşısına.
Yeliz Akyurt : Peki bu danışanlarınızdan böyle hiç unutamadığınız ya da size etki bırakan muhakkak olmuştur. Böyle bir anınız var mı?
Zehra Başyiğit : Tabii ki çok fazla etkilendiğim var aslında ama beni bir hikaye çok etkilemişti. Bu pankreas kanseri olan bir danışanın hikayesiydi. Diğeri de yeni doğum yapmış bir annenin bir hafta boyunca uyuyamayışı. Bu süreçte yemek yiyemeyişi, çocuğuna hiç dokunamayışı idi.
Bunun altında çıkan etkenler beni inanılmaz etkilemişti. Yani tabii ki bu tür çalışmalar yaptığınızda kişilerin bile unuttuğu hikayelerle çalışıyorsunuz ve altında geçmişte yaşanan çok acayip olaylar çıkıyor. Bu da bambaşka bir algı yaratıyor.
