Diyetisyen Sayın Gözde Güngör ile diyet ve beslenme üzerine keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.
Sizi biraz tanıyabilir miyiz?
Tabii. 23 yaşındayım. Diyetisyenim, aynı zamanda çift anadal programıyla lisans Psikoloji’de okuyorum. Online diyet veriyorum. Danışanlarımın bir kısmıyla online olarak iletişim kuruyor, çalışıyoruz. Yüz yüze isteyenlerle ise DSM Klinik’te yüz yüze görüşme sağlıyoruz. Kendimi yeme davranışı, sağlıklı yeme alışkanlığı kazanma süreci ve sürdürülebilir beslenme konularında geliştiriyorum. Psikoloji bilgimle beslenme bilgimi harmanlayarak , Yo-Yo sendromu dediğimiz kilo ver-al döngüsünü kırdırabilmek için danışanlarımın son diyetisyenleri olmayı planlıyorum.
Bu alanla ilgilenmeye başladıktan sonra sizin hayatınızda neler değişti ?
Beslenme bilimini detaylarıyla öğrendiğim bu 4 yıl çevreme bakış açımı o kadar değiştirdi ki. Yediğimiz her besinin vücudumuzun hangi mekanizmalarına etki ettiğini, hangi besinleri birlikte yersem daha çok yararlanırım diye düşünmeye başladığımı farkettim. Çevremden gördüğüm kadarıyla çoğu beslenme sorununun da aslında psikolojik olduğunu farketim. Bu yüzden psikoloji okuyorum😊
Özellikle sosyal medyada çok fazla bir bilgi kirliliği de yaşanıyor. Siz bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Maalesef ki ülkemiz Avrupa’nın en obez ülkesi. Sosyal medyadaki bilgi kirliliklerinin bu obeziteye etki ettiğini düşünüyorum. İnsanlar sürdürülebilir olmayan ancak popüler olan diyetleri kendi kendilerine uygulayıp ne yazık ki ağır sağlık sorunları yaşayabiliyorlar. Tek isteğim 5 günde 3 kilo verdiren “O” popüler diyetlerden uzak durulması ve sağlıklı beslenme alışkanlığı elde edilmesi.
Siz bir yandan da bildiğimiz kadarıyla sürekli kendinizi geliştirmeye ve bu alanda en son gelişmeleri yakından takip etmeye devam ediyorsunuz. Bu konuda son zamanlarda neler yapıyorsunuz, hangi alana odaklanıyorsunuz?
Dediğim gibi, yeme davranışı ve sürdürülebilir beslenmeyi sağlamada nasıl bir yol izlenmeli bu konularda kendimi geliştiriyorum. Bazen bireyler hayatlarındaki farklı sorunları çözemediklerinde yemeklere saldırıyor bazıları ise kaçıyor. Bu durumlar kronik obeziteye sebep olabiliyor. Bu atakların düzenlenmesi için uygulanacak metodlar var, onları araştırıyorum.
Bu alanda hizmet almak isteyenlere ne tavsiye edersiniz?
Diyetisyene gitmek isteyenler lütfen ama lütfen öncelikle diyetisyen diploması olan kişilere gitsinler. Diyeti diyetisyen yazar. Yanlış diyetlerle geri döndürülemez sağlık sorunlarına sahip olabilirsiniz. Gidilecek uzmanın da vaatleri çok önemli. 3 günde 5 kilo verip sonrasında 20 kilo alıp mağdur olan o kadar çok kişi var ki. Lütfen dikkatli olalım, sağlığımız çok önemli.
Özellikle odaklandığınız ve danışanlarınızda çözüm bulduğunuz alanlar nelerdir?
Tıkınırcasına yeme bozukluğu yaşayan bir danışanımla, ataklar geldiğinde neler yapmalı ,nasıl üstesinden gelmeli bunu beraber çalışıp engellemiştik. Duygularına karşı gelmeyip kabullendiğinde bir nevi dalgalara karşı değil de dalgalarla beraber yüzdüğünde, kıyıya ulaşmıştı.Odaklandığım alanlar; zayıflarken veya kilo alırken mentali, iç huzuru, mutluluğunu korumak.
Son olarak sizi dinleyenlere/bu yazıyı okuyanlara bir mesajınız var mı?
Sen ne istiyorsun, nasıl mutlu olacaksın? Kendini dinle, kalori saymak çözüm değildir, dengeli olmak bir daha asla tatlı yememek demek değildir. Dengeli ve yeterli beslenmeyi öğrendiğinde her şey daha kolay olacak. Sana inanıyorum.
