Yoga Hayat Boyu Süren Katmanlı Bir Yolculuk – Doruk Kıvanç Sevinç

Editör

Yogayı sadece esnek olanların yapabileceği gibi bir algı var. Bu algıyı kırmalı, yogayı herkesin kendi bedenine uygun şekilde yapabileceğini anlatmalıyız.

Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?

Kurumsal hayatın birçok alanında çalışırken dağcılık, kaya tırmanışı, şehir ve patika koşuları gibi bir çok ekstrem sporla iç içe oldum. 2019 yılında yoga ile tanıştım ve akabinde hayatımın merkezinde oldu. Aktif olarak bir çok yaş grubuna, yogayı matın üzerinde beden farkındalığı yaratması ve bu farkındalığı hayatın tamamına yayması için rehberlik etmekteyim.

Yogaya olan ilginizi ilk ne zaman fark ettiniz?

Yogaya başlama sebebim aslında kaya tırmanışının en iyi antrenmanlarından olması. O dönemde kaya tırmanışına ağırlık veriyor, olabildiğince boulder’a gidiyordum. Sonrasında deneyip başlayınca bana iyi geldiğini fark ettim ve günde en az bir kere pratik yapar oldum. Yolculuk beni bugünlere getirdi.

Bu alanla ilgilenmeye başladıktan sonra sizin hayatınızda neler değişti, hangi alanlarda açılım oldu?

Yoga benim için deneyimlemek demek. Hayattan aldığın deneyimi arttırmanın en önemli yolu da farkındalık kazanmak. Öncelikle matın üzerinde elim kolum bacağım neler yapabiliyor nerelere gidebiliyor, nasıl hissediyor bunları öğreniyorum daha sonrasında bu farkındalık, çorbadaki baharatlara, insanlarla olan ilişkilerine ve/veya davranışlarına kadar hayatın tamamına yayılıyor.

Uzmanlaştıktan sonra kendi hayatınızda ruhsal zihinsel ve bedensel olarak değişiklikler oldu mu? Neleri fark ettiniz?

Öncelikle kendimi tanıdım. Bedenimi tanıdım. Onunla uyumlu bir şekilde yaşamayı öğrendim. Hayatı gözlemleme yeteneğim gelişti ve bu sayede hem zihinsel hem ruhsal deneyimlerim arttı.

Bu alana uzmanlaşmaya ve başka insanların hayatına dokunmaya karar vermemiz nasıl oldu? Siz mi seçtiniz yoksa başka birileri mi sizi teşvik etti? Biraz kendi yolculuğunuzdan bahseder misiniz?

Yoga eğitimi almadan önce en son yazılım şirketim vardı. Hisselerimi devredip ayrıldığım ve yeni bir iş kurmayı düşündüğüm bir dönemdi. O sırada sosyal medyada karşıma yurtdışında eğitmenlik eğitimi reklamı çıktı. Ben de aslında inzivaya çekilip hayatımla ilgili ne yapmak istediğimi karar verebileceğim bir fırsat olarak gördüm.

Pandemi koşullarından dolayı gidemedim, Fakat kamplarla ilgili bilgi almak için o dönem ders aldığım Meltem Fakabasmaz’la konuştum. Bana ilk defa neden yoga eğitmeni olmayı düşünmediğimi sordu ve onun sayesinde sevdiğim bu hobimi mesleğim haline getirmeye karar verdim.

Uzmanlaştığınız bu alan son zamanlarda oldukça popüler oldu, siz bu ilgiyi nasıl yorumluyorsunuz?

Bir çok konuda uzmanlar stresten uzak durun diyorlar fakat bunun nasıl yapılacağı ile ilgili çok bir yönlendirme yok. Aslında yoga bu konuda hayatımıza ışık tutuyor. Bu sebepten dolayı da gördüğü ilgi her gün katlanarak artacaktır.

Uzman olduğunuz alanda danışanlarınız en çok size hangi sorunlarla geliyorlar?

En yaygın karşılaştığım sorun derin karın kaslarının kullanılmaması. ve buna bağlı olarak omurga sağlığının tamamının etkilenmesi. Bu konularda bir çok kişiye yüz yüze ve online derslerde bilinç kazandırıyorum.

Özellikle odaklandığınız ve danışanlarınızda çözüm bulduğunuz alanlar nelerdir? Düzenlediğiniz eğitimlerin ve çalışmaların içeriğinden bahseder misiniz?

Sanırım güven ve bırakmak. Ve AcroYoga sayesinde insanların bu konularda kısa sürede muazzam dönüşümler yaşadıklarını görmek her seferinde beni hayrete düşürüyor. Ben de düzenli olarak AcroYoga Atölyeleri düzenlemeye devam ediyorum.

Siz bir yandan da bildiğimiz kadarıyla sürekli kendinizi geliştirmeye ve bu alanda en son gelişmeleri yakından takip etmeye devam ediyorsunuz. Bu konuda son zamanlarda neler yapıyorsunuz, hangi alana odaklanıyorsunuz?

Hala kendimi geliştirmek istediğim bir çok alana ilgim var. Bu yönde düzenli olarak eğitim almak için araştırmalara devam ediyorum. Örnek olarak, çok yakında tanışmak ve eğitim almak istediğim Srivatsa Ramaswami’nin Vinyasa Krama İleri Seviye Eğitmenlik Eğitimi için Hindistan‘a gidiyorum.

Uzmanlık alanınızda gerçekleştirmek istediğiniz en büyük hayaliniz ve projeleriniz neler?

En büyük hayalim yogayı dünyanın farklı köşelerinde deneyimlemek ve bu süreçte öğrendiklerimi yolculuğumda paylaşmak.

Son yıllarda bu alana ilgi oldukça arttı. Özellikle sosyal medyada çok fazla bir bilgi kirliliği de yaşanıyor. Siz bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Burada aslında sorumluluk biraz da bize ait. Kaynağı gösterilmemiş veya gösterilse bile hiçbir bilgiyi dogmatik olarak almamalı ve bu konuda gerekli araştırmaları yapmalıyız.

Bedensel ruhsal ve zihinsel açıdan sizden hizmet alanlarda nasıl bir etki bırakıyorsunuz?

Yoga fiziki olarak esnetmez, güçlendirmez, stres azaltmaz, mutlu etmez. Yoga hiçbir zaman bu gibi taahhütlerde bulunmaz. Sen yoga yaparsın ve bunlar yanında gerçekleşebilir, çoğunlukla da gerçekleşir.

Bazı insanlar potansiyelleri olmasına rağmen değişim için adım atamıyorlar, bir türlü harekete geçemiyorlar. Bunun sebebi nedir?

Bunun bir çok sebebi olabilir, Verebileceğim örneklerden biri attıkları adım sonucunda bir şeyin değişmeyeceğini düşünmeleri, bu sebepten de harekete geçmekten geri durmaları.

Yaptığınız işin ruhsal, psikolojik ve spritüel bir tarafı olduğu için bazı kişiler bu alana ön yargıyla yaklaşıyor. Hatta hiç inanmayanlar da var. Bu tarzda bir düşünceye sahip olanları nasıl ikna etmek gerekiyor?

Öncelikle aslında kimseyi ikna etmek gerekmiyor. Spiritüel, ruhsal ve psikolojik tarafı kişisel bir alan, herkesin deneyimi bireysel ve bu yönde rehberlik etmek de öyle. Ders verdiğim spor salonları var orada farklı tipte egzersiz yapan bir çok kişi ile yoga yapma şansım oldu. Yogayı sadece esnek olanların yapabileceği gibi bir algı var. Bu algıyı kırmalı, yogayı herkesin kendi bedenine uygun şekilde yapabileceğini anlatmalıyız.

Bu alanda faaliyet gösteren diğer uzmanlardan farklı olarak neler yapıyorsunuz?

Eminim bunu yapan başka hocalar da vardır, farklı tarzlarda pratik yaptığım için derslerimi multidisipliner tasarlamaya çalışıyorum.

Hiç unutamadığınız bir danışan hikayeniz var mı?

Beyin kanaması sonucu üç hafta komada kalmış bir arkadaşımla fizik tedavi ve rehabilitasyon süreçlerinden sonra yoga yapmaya başladık. Aradan geçen altı ay sonunda bir daha yapamayacağını düşündüğü cesaret bile edemeyeceği şeyleri şu an yapabilmekte. Onunla gurur duyuyorum, çok güçlü bir kadın.

Siz hayatınızdaki dalgalı dönemleri nasıl atlatıyorsunuz? Yaptığınız bu çalışmaları siz kendinizde nasıl deneyimliyorsunuz?

Aslında ben de herkes gibi bu dönemleri yaşıyorum ve bu deneyimlerin içinden hakkıyla geçmeye çabalıyorum. Bir duygu, bir his, bir düşünce varsa onu gözardı etmek değil onun üzerine giderek onu anlamaya çalışıyorum.

Bu alanda hizmet almak isteyenlere ne tavsiye edersiniz?

Farklı ekolleri farklı uzmanlarla da denemelerini öneririm. Sadece bir kere deneyip vazgeçmemeliler ve kendilerine uygun eğitmen bulduklarında ona ve sürece güvenmeliler. Özellikle doktor tavsiyesi veya bir rahatsızlık sebebiyle yogaya yöneliyorlarsa anatomi bilgisi iyi olan bir eğitmenle çalışmalarını tavsiye ederim.

Sizin gibi profesyonel olarak bu mesleği yapmak isteyenlere ne tavsiye ediyorsunuz?

Bol bol pratik yapmalarını. Kendi çalışmalarıyla içselleştirdikleri deneyimleri paylaşmaları çok daha rahat olacaktır.

Son olarak okuyucularımız için bir mesajınız var mı?

Yoga hayat boyu süren katmanlı bir yolculuk, korkmadan ilk adımı atın ve gelin hep birlikte bu yolu yürüyelim.

Benzer

Yorum Yaz