Dünyada Görmek İstediğiniz Değişimin Kendisi Olun – Merve Işıksal

Editör

Diyetisyen ve bilinçaltı terapisti Merve Işıksal “Sizi tatmin etmeyen bir hayat yaşıyorsanız önce pencerenizi değiştirmekle başlayın.“ diyor.

Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?

Merhaba, doğma büyüme Antakyalı’yım. 2019’da Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik bölümünü bitirdim. 2021’de PSYCH-K® eğitimi aldım. Üniversite yıllarından beri beslenme psikolojisi, yeme davranışları, bütüncül beslenme, bilinçaltı terapileri, enerji terapisi ve kuantum bilimi üzerine eğitimler aldım. Hayatım boyunca hastalıkların kök sebeplerini ve şifalanmanın kalıcı yollarını araştırdım ve tüm bunların beslenmemize olan etkileri ile bağlantılar kurdum.

Bu alana olan ilginizi ilk ne zaman fark ettiniz?

İlkokul yıllarından beri hastalıkların kök sebepleri, düşünce gücümüzün bedenimize yansımaları ve kalıcı şifalanmanın yollarını araştırıyorum.

Bu alanla ilgilenmeye başladıktan sonra sizin hayatınızda neler değişti, hangi alanlarda açılım oldu?

Öncelikle çok güzel dostluklar edindim. Yoluma ışık oldular, her biri iyi ki var.

Uzmanlaştıktan sonra kendi hayatınızda ruhsal zihinsel ve bedensel olarak değişiklikler oldu mu? Neleri fark ettiniz?

Mesleğimin bedensel olarak bana ilk katkısı sağlıklı ve huzurlu bi şekilde kilo vermek oldu tabii. Ruhsal ve zihinsel açıdan ise olaylara daha farkındalıklı bakabilmemi sağladı. Kendimle olan ilişkim gelişti. Kendime ve işime daha çok değer veriyor ve saygı duyuyorum. İnsanlarla olan ilişkilerim ise daha ılımlı hale geldi. Yargılamadan insanları tanımaya ve anlamaya çalışıyorum.

Bu alana uzmanlaşmaya ve başka insanların hayatına dokunmaya karar vermeniz nasıl oldu? Siz mi seçtiniz yoksa başka birileri mi sizi teşvik etti? Biraz kendi yolculuğunuzdan ve hikayenizden bahseder misiniz?

Kendim bu yola girdim. Bireysel ilişkilerimde yaşadığım problemlerin altında yatan mesajları çözmeye çalışarak girdim aslında bu yola. Mesleki açıdan ise kalıcı ve doğal şifalanmanın yollarını aradığım için merak beni buralara getirdi ve iyiki de getirdi. Şükürler olsun.

Uzman olduğunuz alanda danışanlarınız en çok size hangi sorunlarla geliyorlar?

Beslenme alanında en çok; sağlıklı kilo verme, tiroid, insülin direnci, diyabet, kabızlık, ibs tedavisine, Bilinçaltı terapisi alanında; odaklanma problemi, erteleme alışkanlığı, fobiler, değersizlik, sevgisizlik hissi, özgüven problemleri gibi. Enerji terapisi alanında ise; uykusuzluk, migren, kronik baş ağrıları için geliyorlar.

Özellikle odaklandığınız ve danışanlarınızda çözüm bulduğunuz alanlar nelerdir?

Kişinin kendisi ile ilgili değiştirip dönüştürmek istediği tüm konularla ilgili çalışıyorum. En başta kilo verme ve kronik hastalıkların beslenme tedavisi ile ilgili çalışıyorum.

Siz bir yandan da bildiğimiz kadarıyla sürekli kendinizi geliştirmeye devam ediyorsunuz. Bu konuda son zamanlarda neler yapıyorsunuz?

Eğitim almaya ve danışmanlık vermeye ve tabii bireysel dönüşümüme devam etmeye çalışıyorum diyebilirim özetle 🙂

Uzmanlık alanınızda gerçekleştirmek istediğiniz en büyük hayaliniz ve projeleriniz neler?

En büyük hayalim ruh, beden ve zihin çalışmaları yapabileceğimiz bir merkez kurmak. Alanında uzmanlaşmış kişileri bu merkezde misafir etmek. Kurduğumuz merkezi aynı zamanda hayvanlara mama bağışı yapabilecek ve öğrencilere burs verebilecek bir duruma getirebilmek.

Son yıllarda bu alana ilgi oldukça arttı. Özellikle sosyal medyada çok fazla bir bilgi kirliliği de yaşanıyor. Siz bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bir nevi ürkütücü geliyor bana. Her işte olduğu gibi bu branşlarda da insanların zaafını bulup kullanabilecek şarlatanlar var ve olmaya devam edecek.

İnsanların farkındalıkları arttıkça hayatlarında yolunda gitmeyen ve kötü giden şeyleri değiştirmek istiyorlar. Bedensel ruhsal ve zihinsel açıdan sizden hizmet alanlarda nasıl bir etki bırakıyorsunuz?

Bunu danışanlarıma sormak gerek. @fizyodietankara Instagram sayfasının öne çıkanlar kısmından seanslarımla ve benimle ilgili yapılan yorumlara ulaşabilirler.

Bazı insanlar potansiyelleri olmasına rağmen değişim için adım atamıyorlar, bir türlü harekete geçemiyorlar. Bunun sebebi nedir?

Hazır değiller, cesaret edemiyorlar veya suçu dışarda arıyorlar. Konfor alanından çıkmak kolay olmayabiliyor.

Yaptığınız işin ruhsal, psikolojik ve spiritüel bir tarafı olduğu için bazı kişiler bu alana ön yargıyla yaklaşıyor. Hatta hiç inanmayanlar da var. Bu tarzda bir düşünceye sahip olanları nasıl ikna etmek gerekiyor?

Ben bu tarz düşüncesi olan kişileri ikna etmeye çalışmıyorum. Hazır olan ve dönüşmek isteyen zaten kendi isteği ile yardım talep eder.

Özel yaşamınızda ve arkadaşlıklarınızda uzmanlığınızı arka planda kullandığınız ve kişiler hakkında analiz yaptığınız durumlar oluyor mu?

Evet olmaz olur mu 🙂 oluyor tabii. Kişiler problem yaşadıklarında suçu karşı tarafa atıyorlar. Bu kişi bana ne öğretmek istiyor veya ben yaşadığım bu olaydan ne öğrenmeliyim diye sormak şahane kapılar açacaktır.

Bu alanda faaliyet gösteren diğer uzmanlardan farklı olarak neler yapıyorsunuz?

Danışanıma; ailemden biriymiş gibi bakıyorum ve kıymet veriyorum diyebilirim. Yoluma çıkan her danışan, her birey çok özel, çok güzel ve çok kıymetliler.

Hiç unutamadığınız bir danışan hikayeniz var mı? Size hangi sorunla geldi ve sürecin sonunda ne oldu?

Bu yaptığın işler safsata diyip 8 ay sonra benden danışmanlık alan ve çok memnun kalan vakalarım oldu. Bu oldukça gurur ve keyif vericiydi.

Siz hayatınızdaki dalgalı dönemleri nasıl atlatıyorsunuz? Kendinizde nasıl deneyimliyorsunuz?

Yardım talep ediyorum ve kendi içime dönüyorum 🙂

Bu alanda hizmet almak isteyenlere ne tavsiye edersiniz? Hizmet alacakları uzmanlarda hangi özelliklerin olup olmadığına dikkat etsinler?

Samimi ve içten olmalarına dikkat etmeleri gerekiyor bence 🙂

Sizin gibi profesyonel olarak bu mesleği yapmak isteyenlere ne tavsiye ediyorsunuz?

Öncelikle yola kendilerini dönüştürmekle başlamaları gerekiyor. Gandhi’nin dediği gibi ‘’Dünyada görmek istediğiniz değişimin kendisi olun.’’ Ayrıca sadece maddi gelir elde etmek için çıkmasınlar bu yola. Niyet saf ve temiz olmalı ki danışan kendini tüm açıklığı ile teslim etsin.

Son olarak sizi dinleyenlere/bu yazıyı okuyanlara bir mesajınız var mı?

Bruce Lipton’ın çok sevdiğim bir sözü var, diyor ki; “Hayatın içinde her şey var ama sen sadece bakış açının izin verdiklerini görüyorsun.”

Dolayısıyla şu an sizi tatmin etmeyen bir hayat yaşıyorsanız önce pencerenizi değiştirmekle başlayın mevzuya 🙂


Benzer

Yorum Yaz